3. Dünya savaşı başlamak üzere

Maxtouch | 12:35 | 0 yorum


Bugün dünyada yaşanan savaş Ekonomik ve dinler savaşı olarak iki yönlüdür. Ülkeler her an çıkarları doğrultusunda saf değiştirmekte yeni dünya düzeninde yerini sağlama almaya çalışmaktadır.
Yaşamlarını sömürgecilik üzerinden sağlayan ülkeler başta ABD ve Avrupa ülkeleri (Almanya,Fransa,İtalya ..) hızla gelişen Çin,Hindistan ve diğerrekabetçi devletler karşısında  gittikçe bozulan ekonomilerini düzeltme çareleri arıyorlar.
Avrupada sanayi devriminden sonra artan maliyetler,  hammadde teminindeki sorunlar, çalışan genç nufusun azlığı ve  çevresel kirlilik gibi etmenler  sermayenin fabrikalarını hammadde ve ucuz işçiliğin bol olduğu  uzakdoğu ülkelerine taşımalarına sebeb oldu. Bu değişim avrupa ülkelerini olumsuz etkiledi. Sömürdükleri ülkelerdeki kaynakları ve işgücünü kullanarak  ayakta kalmayı başaran avrupa  artık çalışanlarına iş veremez, dünya ile rekabet edemez duruma düştü.  Artık avrupalı için lüks ve  rahat hayat bitmişti. Sömürgecilik yoksa avrupada yoktu.
Bu gerçekliği bilen başta fransa ve italya gibi ekonomisi sömürgeciliğe dayalı devletler eski emperyal günlerin özlemiyle libyaya balıklama daldılar ve birçok inşaat işlerini bağladılar. Değişim rüzgarlarının estiği ortadoğuda yeni pazarlar elde edebilmek içinde Türkiyeye çalım atıp bölgede hakim olma savaşına girdiler. Eski günlerine dönmenin ancak emparyalizmle olduğunu bildiklerinden savaşın tek çıkış noktası olduğunda anlaştılar.. Avrupayı içinde bulunduğu ekonomik sııntıdan ancak yeni bir savaş ve yeni sömürgeler kurtarabilirdi. Bu yüzden 3. Dünya savaşının patlaması çok yakındır..
Ankara Üniversitesi’nden Doç Dr. Taşansu Türker bakın nasıl uyarıyor. “2012 yılında dünyayı ciddi bir ekonomik gerileme, kriz bekliyor. Ekonomik krizin olduğu yerde üretimi artıramayacağınıza göre ne yapacaksınız? Silah üretmek en kolay şeydir…. Silahlanma yarışına girerseniz stoklarınız artar. Yeni teknolojinin gelişmesi için stok tüketmeniz gerekir. Stok nasıl tüketilir? Savaş olur. Bunun şakası yok. Bu kadar bağıra çağıra, davulla zurnayla savaşa doğru giden bir dünyadan bahsediyoruz ve bunun içinde biz de varız.” 
Dünya belirsizliğe doğru sürüklenirken tamda bu sırada    geçimini sınır kaçakçılığından geçinen 36 vatandaşımızın yanlışlıkla Türk jetlerince bombalanmasının ardından İrana apar topar ziyarete giden Dışişleri bakanı Ahmet Davutoğlunun ziyaret öncesi söyledikleri üzerinde düşünmeye değer Davutoğlu, “Maalesef bölgemizde ister mezhepsel, ister bölgesel kutuplaşmalara zemin hazırlamak isteyenler olabilir. Bölgesel bir Soğuk Savaş çıkarmak isteyenler var, bunu açık söyleyeyim. Bölgesel bir Soğuk Savaşı engellemeye kararlıyız. Bölgesel bir mezhep gerilimi, bütün bölge için bir intihar olur. Türkiye Ortadoğu bölgesinde hiçbir kutuplaşmaya taraf değildir, hiçbir kutuplaşmanın çıkmasını da istemez” diye konuşmuş. Türkiye yavaş yavaş gerçekleri algılamaya ve olası tehlikeleri  hissetmeye başaldı. Olası bölgesel yada dünya savaşı belkide en çok Türkiyeyi etkileyecek.
Suriye Irak ve İran’ın Amerika ile yaşadığı kriz, NATO Füze Kalkanı’nın Türkiye’ye konuşlandırılmasının ardından Tahran’dan gelen tehdit dolu mesajlar, Dünya petrol ticaretinin yüzde 40′ının geçtiği Hürmüz Boğazı’ndaki İran ve ABD arasındaki  gerilim, Rusyanın Suriye ve İran konusunda ABD üzerindeki stratejik etkisi, Arap baharı yaşanan ülkelerde iç  denge arayışı gibi faktörler bile bölgemizde her an yeni bir kaosun yaşanmasına sebeb olabilir. AB nin Kıbrısı olmazsa olmaz şart koşmasıda olası savaşın fitilini ateşleyecek etmenler arasında, çünkü kıbrıs sadece Türklerin ve rumların değil aynı zamanda ABD, Rusya,İngiltere ve İsrailinde önceliğinde..
Çinin kabul etmediği Tayvanda uzakdoğuda savaşın fitilini alevleyebilir, Bu mesele bir anda Çin,Japonya, Güney ve Kuzey Kore ve ABD yi de içine alacak büyük bir yangına dönüşebilir. Yine Çinin kabul etmediği uygur özerk bölgesi Rusya ve Çini birbirlerine hasım edip savaşın eşiğine getirebilir. Hatırlanacağı üzere “Doğu’nun NATO’su” olarak ünlenen Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) üyesi eski Sovyet ülkeleri Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Belarus, Ermenistan ve Özbekistan kurdukları 16 bin kişilik yeni bir ordu kurmuş ve  ortak güvenlik alanı oluşturmuştu.  Kafkasya, ortadoğu ve Afrikadaki gelişmeleride eklersek dünyamızın her yanı patlamaya hazır barut fıçısı gibi..
Share this article :

0 yorum:

Yorum Gönder

 
Support : Creating Website | Johny Template | Mas Template
Copyright © 2011. VİTRİN - All Rights Reserved
Template Modify by Creating Website
Proudly powered by Blogger